7 Haziran 2018 Perşembe

Resmi boşalma evrakı

Merhaba,
 
Uzun süredir ayrı kaldık. Yazmak istediğim çok konu olmasına rağmen yazmaya fırsat bulamıyordum. En sonunda bugün kendime zaman ayırıp yazmaya karar verdim.
 
Sizlere anlatmak istediğim olay birkaç hafta önce yaşandı. Ofiste unuttuğum evrakı evime getirmesi için önceden tanıdığım "!" bir çalışanıma telefon ettim ve durumu anlattım. Hemen kabul ederek en kısa sürede bende olacağını söyleyerek telefonu kapattı. Sesindeki titreme sakin konuşmaya çalışmasına rağmen heyecanını gizlemesine engel olmuştu... Ofise pek yakın oturmuyorum ve burada bu tür konularda yardım almak pek yaygın değil. Ancak yardımı mümkün kılan bu genç adamın "bazı özel" zaafları olması ve bunları daha önce bana belli etmiş olmasıydı.
 
Birkaç saat sonra kapım çalındı. Kapıyı açıp evrakları elinden aldım ve teşekkür ederek kapıyı kapatmaya başladım. Yüzündeki hayal kırıklığını görmeliydiniz!  Ağlamaklı halde bir ayaklarıma bir yüzüme bakıyordu. Bu şekilde geçen bir kaç saniyeden sonra "Yorulmuşsundur, gel bir kahve iç" diyerek içeri davet ettim. Yüzünde cennet bağışlanmış bir ifadeyle içeri geldi.
 
Eline bir kahve tutuşturduktan sonra kusura bakmamasını, dışarı çıkmam gerektiğini, o kahvesini bitirirken yukarı çıkarak giyineceğimi söyledim. Az sonra  merdivenlerden aşağı inerken, oturduğu yerin yanında sokak kapısının arkasında duran topuklu ayakkabılarımı hızla yerine koyduğunu göz ucuyla yakaladım. Bu benim için yeterliydi.
 
Merdivenden gelmesi için seslendim. "Ne yaptığını gördüm" dedim. O ayakkabıları alarak bana getirmesini, yere oturmasını ve benim bir karar vermemi beklemesini söyledim. Sessizce ayakkabılarımı getirdi ve oturarak beklemeye başladı. Bu arada ben de merdiven basamağına oturarak karşısında külotlu file çorabımı giymeye başladım. Hipnotize olmuş gibiydi, nefesi sıklaşmış, gözbebekleri büyümüştü.
 
 
Çorabı bir bacağıma giymiş halde kararımı verdiğimi söyledim. Pantolonunu indirmesini ve yere uzanarak penisini merdivenin en alt basamağına koymasını emrettim.

 
"Ne , nasıl?" diyecek oldu. Kaşlarımı kaldırarak ya dediğimi yapması ya da hemen gitmesi gerektiğini söyledim. Dediğimi ikiletmeden yaptı. Oturduğum yerde ayağıma ayakkabımın tekini giyerek, topuğumla penisini ezmeye başladım. Aldığı zevk, yaşadığı korku ve acı gözlerinden okunuyordu. Bu şekilde beş, on dakika geçti. Kıvranıyor, yalvarıyor ama kalkıp gitmeye yeltenmiyordu.
 
 
Dizlerini üzerine kalkmasını söyledim. Ayakkabıyı çıkararak ayaklarımı en alt basamağa uzattım. "Eğer uslu olup evraklarımı getirip ben görmeden yaramazlık yapmaya kalkmasaydın alacağın ödülü şimdi veriyorum diyerek ayağıma boşalmasını söyledim. Boşalması sadece 15 saniye sürdü.
 
 
Elbette ki yaptığını yalayarak temizlettikten sonra evden gönderdim. Teşekkürler ederek minnettar bir ifadeyle ne zaman bir ihtiyacım olursa çekinmeden arayabileceğimi söyleyerek kapıdan çıktı ve gitti.
 
Bir sonraki yazımda görüşünceye dek farklı ve farkında kalın.
 
Sevgiler,
Melissa.